İngiltere'nin diğer şehirleri
İlk yazımda Londra'yı anlatmıştım.Şimdi ise İngiltere içinde gezilebilecek diğer şehirlerden bahsedeceğim.
Outline
1- Oxford
2- Cambridge
3- Bath
4- Southampton
5- Brighton
6- Birmingham
7- Manchester
8- Liverpool
9- Warwick ve Coventry
1-Oxford- 28.01.2017
Tarihi ve kültürel açıdan İngiltere'nin önemli şehirlerinden olan Oxford en çok da üniversitesiyle ün kazanmış. Tabi yayınlarının da hakkını yememek lazım. Oxford English Dictionary'si var.
University of Oxford
Dünya sıralamasında Harvard ve Cambridge'ten sonra gelerek 3.lüğü alan Oxford Üniversitesi görülmeye değer yerlerden. İngilizce konuşulan en eski üniversite. Bizdeki sistemden farklı olarak İngiltere'de okullar kolejlere ayrılıyor. Oxford Üniversitesi'nin de 38 college'ı bulunuyor. Her biri özerk şekilde hareket ediyor. College'ların kendine ait balo, yemek, kılık kıyafet düzenlemesi gibi gelenekleri de devam ediyor.
Oxford Castle
11.yy'da taşlarla yapılmış bir kale. 14.yy'da hapishane olarak kullanılmaya başlanmış. İngiliz Sivil Savaşı sırasında bir kısmı zarar görmüş. 20 yıl önce hapishane kapatılıp bir kısmı restoran, bir kısmı otel, bir kısmı da turistik turlara açık olarak kullanılıyor. Kaleye giriş ücretli. Yetişkinler için bir tur almak 11 pound.
Christ Church
Oxford'un college'larından biri. Burası aslında kilise. 7 pound vererek girebiliyorsunuz. Öğrenci indirimiyle 6 pound oluyor. En önemli özelliği herhalde Harry Potter'ın çekildiği okul olması:) Farklı kliseler ve okullarda çekilen filmlerinden bir parçası da burada geçiyor.
Hogwarts'ta Harry ve diğer öğrencilerin yemek yedikleri yemekhaneye girebiliyoruz. O yemekhane yandaki fotoda.
St. John's College
Oxford Üniversitesi'nin collegelarından biri. College, Harry Potter'daki gibi her akşam dinner veriyor. biz de öğrenci arkadaşımızın davetlisi olarak orada akşam yemeğine katıldık. Önceden glutensiz ve helal istediğimi belirttim. Yemeğim ona göre geldi.
Blackwell's Books
Oxford'un meşhur kitabevi. Avrupa'daki en büyük kitap satışı için ayrılan oda olan Norrinton odası da burada bulunuyor. Kitabevinde psikoloji, sosyoloji gibi alanların ders kitaplarından, romanlara, turist rehberlerine, şiir kitaplarından bestsellerlara, Mevlana'dan Gazali'ye kadar farklı türde pek çok kitap bulabilirsiniz. Fiyatlar da bu kadar ünlü bir kitapçıya göre oluyor tabi.
Bodleian Library
Avrupa'nın en eski kütüphanelerinden ve İngiltere'nin British Library'den sonraki 2. büyük kütüphanesiymiş. İçerisinde 9 milyon eser bulunuyor.
Museum of the History of Science / BilimTarihi Müzesi
Bilim tarihini temsil eden pek çok usturlap, dünya küreleri, teleskoplar gibi astronomi tahine, buharlı makinelerin yapımına, fotoğraf makineleri, radyolar, mühendislik ürünleri,eski tip saatlerin çalışma sistemlerine kadar her şeyi bulabilirsiniz. Enerjisi yüksek bir müze.
Sokaklardan
Market
Bridge of Sighs/ Ahlar Köprüsü
Oxford Union/Düşünce topluluğu
Oxford'ta gezilebilecek diğer yerler
Hertford Köprüsü, Redcliffe Camera, High Street, Covered Market, Carfax Kulesi, Oxford Punting/kayık gezisi(altı düz bir kayık çeşidi), Ashmolean Müzesi, Sheldonian Tiyatrosu
2-Cambridge- 10.02.2017
Yine İngltere'nin ünlü şehirlerinden biri. Üniversitesi ve Cambridge Dictionary'si ile ünü artar.
St. Catharine's College, University of Cambridge
Üniversitenin bu college'ında da şapel bulunur. Gezilebilecek bir kolej. Ziyaretlere açık.
Bridge of Sighs
Venedik'teki birçok köprüden biri olan Ahlar Köprüsü'nü Oxford ve Cambrdige'te de görebilirsiniz. Venedik'ten esinlenerek yapılmış. Kısaca taklit edilmiş.
The Fitzwilliam Museum
Cambridge'e bağlı ve girişi ücretsiz bir müze. İçerisinde antik çağdan kalma eserler, uygulamalı sanat, güzel sanat eserleri ve arkeolojik eserler bulunuyor. Ayrıca sikkeler, madalyonlar, yazma ve basma eserler, tablolar bulunuyor. Tablo sahiplerinin en ünlüleri Monet, Rubens, Picasso gibi isimler.
King's College and Chapel
Cambridge'in en gösterişli college'ı olarak bilinir. Şapeli geç dönem Ortaçağ İngiliz mimarisinin meşhur eserlerinden. 70 yılda ancak tamamlanmış. İçerisinde orjinal bir Rubens tablosu da bulunuyor. -Rubens, Barok tarzın önde gelenlerinden. Reform karşıtı mitolojik ve canlandırma resimleriyle tanınıyor. Avrupa'nın soyluları için bir resim atölyesi de kuruyor.- Kolej, Kral 7. Henry tarafından kurulmuş. Zaten isminden de anlaşılacağı gibi İngiltere'de krala ve kraliçeye ait olmayan yer yok denilebilir.
Cambridge'e gelmişken kolejleri rahatlıkla görme adına bir de kayık gezisi yapılabilir. Kayık gezileri için indirim yaptırmaya çalışılabilir. Çünkü fiyatları yüksekten söylüyorlar.
3-
Fitzwilliam Museum
Cambridge Üniversitesi'nin müzelerinden. Antik Çağ eserleri, madalyonlar, tablolar, çizgi resimler, gravür baskılar bulunuyor. Çok estetik olduğunu düşündüğüm bir de kare çekmişim.
Bath- 18.02-2017
Bath, güzel bir şehir. Çarşısında, pazarında öylece dolaşmak bile insana yetebiliyor. Bir yerlere girmek yerine dışarda dolaşmak daha makul gelebiliyor.
The Roman Baths
Romalılardan kalma hamamlar. İngilizler Romalılara hayran oldukları için içerisini de müze haline getirip bol bol Romalıları anlatmışlar. Hamamlardan çok Roma kültürünü görüyorsunuz. Yetişkinler için 15,50 pound giriş ücreti var. Bu paraya girmeye değer mi derseniz değmez. O kadar hamamları yokmuş ki burayı çok önemli bir yer olarak gösteriyorlar. Türkiye'de bundan çok daha iyileri var. Hamam olarak da kullanılmıyor zaten. Yakınında Spa var, ücretle oralara gidilebiliyor.
Bath Abbey
Gelmişken görülebilecek bir kilise. Çok da bir özelliği yok. Tabi Wikipedia'ya yazarsanız eminim uzun uzun anlatır:)
4- Southampton 18.02.2017
Gezilecek pek bir yeri olmayan, ancak sahilde güzel bir tur atayım, kafamı dinleyim derseniz doğal güzellikleri ve sakinliğiyle rahatlatan bir şehir.
5-Brighton
Londra'ya yakınlığı sebebiyle biz trenle günübirlik gidip gelmiştik. Yaklaşık 1 saat sürüyor. Manş Denizi kıyısında tatlı ve sakin bir İngiliz şehri.
British Airways 360 asansörü ile yukarı çıkıp manzarayı izleyebiliyorsunuzç Ancak zaten pek çok şeyi rahatlıkla sahilden görebildiğimiz için gerekli olduğunu sanmıyorum.
Tabi her yere sergi açmayı seven İngilizler sahili de boş bırakmamıştı😊
Royal Pavilion
Buranın en ikonik yapısı Royal Pavilion denebilir. Rus mimarisinin izlerini taşıyan yapı görsel bir şölen vaad ediyor.
The Open Market
Vintage dükkanlarını oldum olası sevmişimdir.
Rengarenk çarşısıyla adeta içinizi açıyor.
Rengarenk evleri de öyle. Bize Notting Hill'i hatırlatıyor.
Roosters Piri Piri'den Big Boss hamburger yenebilir. Helal bir mekan. Tam bir instagrammable yemekti.
6- Birmingham-07.04.2017
Evlerinin Londra'ya göre ne kadar ucuz olduğunu duyunca şaşırmıştık. Bahçeli müstakil evlerde oturmak bile Londra'daki en ücralardaki evden daha ucuzmuş. Ancak Londra'daki kadar çok aktivite olmuyor tabi diğer şehirlerde. Buralarda hayat daha çok okuyalım, işe gidelim eve gelelim tarzında. Birmingham'ı beğenmiştik biz, güzel bir şehir.
Birmingham Back to Backs
Back to back house 2 evin tek bir duvarı paylaşarak sırt sırta vermesiyle yapılan evlermiş. İşçi sınıfı için yapılan düşük kalitede, genelde 2 odalı her biri bir katta olan evler. Yanda gördüğünüz yapı da bunun İngiltere'deki son örneğiymiş. Nasıl son örneği oluyor çok anlamadım, zira böyle birleşik evler görmüştük. Belki de bunların daha farklı bir özelliği vardır. Ama gitmeye gerek
University of Birmingham
Üniversite yemyeşil çimleriyle, koca kampüsleriyle, saat kulesiyle bize Boğaziçi'ndeki günlerimiz hatırlattı. Güney meydanın yerini tutmaz ama bir nebze yaşattı diyelim. Otobüs yerine trenle gelinirse daha rahat ulaşım sağlanır.
Birmingham Museum and Art Gallery
Avrupa tarihi ve kültürünü taşıyan koleksiyonları var. Yerel ve endüstriyel tarihini de sergiliyor. 17.yy çizimlerinin yanına Rossetti ve Burne-Jones'un da eserleri bulunuyor.
Bullring Avm
Bullring, Burmingham'ın meşhur Avm'si. Hatta windows arka plan fotoğraflarından biri de bu Avm'nin fotosu.
Birmingham Civilian War Memorial
1. ve 2. Dünya Savaşı'nda ölenlerin anısına dikilmiş bir heykel,
Burmingham Rag Market
Birmingham'ın çarşısı, pazarı. İçerisinde meyve sebze, kumaş, kıyafet, ayakkabı, hediyelik eşya, ev malzemeleri gibi farklı farklı ürünlerin satıldığı bir pazar. Ucuz olduğunu da söyleyebilirim.
Victoria Square
Tabi ki İngiltere'de her yer Kraliçe Victoria, Kral Albert, Kraliçe Elizabeth'in adını aldığı için şaşırmadık. Bu meydanın adı da Victoria.
Birmingham Cathedral
Ülkede bol bol katedral olduğu için sıradan bir ritüel haline gelen katedral gezmesi.
Gas Street Basin
Gezinin en çok sevdiğimiz yanı kanalın etrafında dolaşmak, yakınında oturmak, suyun dinlendirici etkisinden yararlanmak.
Library of Birmingham
Kütüphanenin en üst katında Shakespeare odası
bulunuyor. Oda Elizabethan dönemi yansıtmak
kuruluyor. Dünyadaki en önemli Shakespeare
koleksiyonlarından sayılıyor.
Selim ve Shakespeare karşılaşırsa
7- Manchester- 08.04.2017
Dünyadaki ilk demiryolu burada kurulmuş. UK'da kapitalizm ve komunizmin de başladığı şehir olarak biliniyor. Tabi en bilinen özelliği ise Manchester United FC futbol takımının olması. Ancak biz şehri çok pis bulduk. Kanal kirlilikten güzelliğini kaybetmiş, etrafındaki yerler örümcek ağlarıyla doluydu. Yerler de çöplerle doluydu. O yüzden biraz hayal kırıklığına uğradık.
People's History Museum
Geçmişten günümüze insanların yaşamlarını anlatan müze. İnsan haklarından, ezilen işçilerden bahsediyor. Günde 16 saat çalışan işçilerin hayatlarını anlatıyor.
The John Rylands Library
İlginç tasarımıyla kiliseden bozma bir kütüphane. Girer girmez ne kadar tarihi bir yer olduğunu düşünüyorsunuz. İçerde Locke, Descartes, Kant gibi düşünürlerin de resmi bulunuyor.
National Football Museum
Dünyanın en büyük futbol müzesi. Girişi ücretsiz. Ancak görevli bize donation yapmazsanız sizi alamam dediği için bir şeyler verdik. Adından da anlaşılacağı gibi futbola ait öğeler bulunuyor. Bunlar arasında futbol topları, eski spor kulubü üyeleri, kupalar, eski formalar, hakem düdükleri, futbolcuların eski ayakkabıları, İngiltere futbol ligini kuran William McGregor'un büstü bulunuyor.
Castlefiled Urban Heritage Park
Etrafında Victoria evleri ve kanal üzerine kurulmuş Roma kalesini bulabileceğiniz göletin de bulunduğu park.
Albert Square
Kral Albert'ın anıtının ve başka anıtların da yer aldığı bir meydan.
Diğer görebileceğiniz yerler: Manchester Town Hall, Gay Village- Canal Street
8- Liverpool-08.04.2017
Çok hoş bir liman kenti. Hist106'dan hatırladığımız Üç Köşeli Ticaret Sistemi'ni Liverpool gemi sahipleri ve tüccarları geliştirmiş. Sizin için şemasını çizdim:) Tabi bu köle ticareti İngiltere'ye utanç olarak yeter.
Ayrıca önemli bir olaya daha var. Büyük İrlanda Patates Kıtlığı nedeniyle pek çok İrlandalı Liverpool'a gelmiş ve bır kısmı da buradan Amerika'ya devam etmiş. Bu nedenle İrlandalı nufusu çok artmış.
Museum of Liverpool
Zenci aktivistler, zencilerin tarihi, The Beatles grubu, Liverpool demiryolları, Lgbt, araştırma projelerinin olduğu bölümler var. Hayat hikayelerinin anlatıldığı ekranlar da bulunuyor.
International Slavery Museum
Museum of Liverpool'un içerisinde. Eski zamanlardan bu yana kölelerin hayatını anlatıyor.
Merseyside Maritime Museum
Özellikle Titanic bölümü dikkat çekiyor. Titanikle batan ve sonradan çıkan eşyalar, anlatılmayan hikayeler vs.
Liverpool One -avm
Livepool'un ünlü Avm'si. Bayağı büyük bir yer. Birkaç binadan oluşuyor. Bizdeki Avm mantığından farklı olarak ortası açık, köprülerle bağlantı kurmuşlar. Ayrıca Avm'nin yanında büyük bir meydan bulunuyor. Güneşlenmek isteyenler çimlerde oturmayı tercih ediyor.
Mathew Street
The Beatles müzik grubunun konser verdiği yerler olması hasebiyle ünlü bir mekan.
Pier Head
Burası Liverpool'un merkezinde bir nehir kıyısı. Güneşin olduğu vakitte güzel görünüyor. Vakit geçirmeye değer, kıyı boyunca yürümelik bir yer. Sıcak vakitte geziliyorsa dondurmacılar daima etrafta oluyor. Her taraf insanlarla dolup taşıyor. Özellikle güneşli bir günü insanlar kaçırmak istemiyor. Albert Dock (iskele)'nin bulunduğu yere de gidilebilir. Caddelerinde de gezilebilir.
9-Warwick ve Coventry
Burada oturan arkadaşlarımızı ziyarete gelmişken tabi ki hem civarı dolanalım hem de buraya yakın olan Shakespeare'in köyünü görelim dedik.
Warwick University
Gelmişken tabi ki Warwick Üniversitesi'ni de orada doktora yapan arkadaşlarımız vesilesiyle gezdik.
Stratford-upon-Avon
Shakespeare'in köyü olarak bilinen Stratford-upon-Avon bu nedenle turistleri çekiyor. Şirin mi şirin bir İngiliz kasabası olan bu yerde çarşıyı gezebilir, Shakespeare'in evini ziyaret edebilir ve hediyelik eşya alabilirsiniz. Bizim ilgimizi sanırım en çok çarşıdaki baykuşlar olmuştu. Ayrıca bir tepede açık açık hava tiyatrosuna denk gelmiştik.
Bath, güzel bir şehir. Çarşısında, pazarında öylece dolaşmak bile insana yetebiliyor. Bir yerlere girmek yerine dışarda dolaşmak daha makul gelebiliyor.
The Roman Baths
Romalılardan kalma hamamlar. İngilizler Romalılara hayran oldukları için içerisini de müze haline getirip bol bol Romalıları anlatmışlar. Hamamlardan çok Roma kültürünü görüyorsunuz. Yetişkinler için 15,50 pound giriş ücreti var. Bu paraya girmeye değer mi derseniz değmez. O kadar hamamları yokmuş ki burayı çok önemli bir yer olarak gösteriyorlar. Türkiye'de bundan çok daha iyileri var. Hamam olarak da kullanılmıyor zaten. Yakınında Spa var, ücretle oralara gidilebiliyor.
Bath Abbey
Gelmişken görülebilecek bir kilise. Çok da bir özelliği yok. Tabi Wikipedia'ya yazarsanız eminim uzun uzun anlatır:)
4- Southampton 18.02.2017
Gezilecek pek bir yeri olmayan, ancak sahilde güzel bir tur atayım, kafamı dinleyim derseniz doğal güzellikleri ve sakinliğiyle rahatlatan bir şehir.
5-Brighton
Londra'ya yakınlığı sebebiyle biz trenle günübirlik gidip gelmiştik. Yaklaşık 1 saat sürüyor. Manş Denizi kıyısında tatlı ve sakin bir İngiliz şehri.
British Airways 360 asansörü ile yukarı çıkıp manzarayı izleyebiliyorsunuzç Ancak zaten pek çok şeyi rahatlıkla sahilden görebildiğimiz için gerekli olduğunu sanmıyorum.
Tabi her yere sergi açmayı seven İngilizler sahili de boş bırakmamıştı😊
Royal Pavilion
Buranın en ikonik yapısı Royal Pavilion denebilir. Rus mimarisinin izlerini taşıyan yapı görsel bir şölen vaad ediyor.
The Open Market
Vintage dükkanlarını oldum olası sevmişimdir.
Rengarenk çarşısıyla adeta içinizi açıyor.
Rengarenk evleri de öyle. Bize Notting Hill'i hatırlatıyor.
Roosters Piri Piri'den Big Boss hamburger yenebilir. Helal bir mekan. Tam bir instagrammable yemekti.
6- Birmingham-07.04.2017
Evlerinin Londra'ya göre ne kadar ucuz olduğunu duyunca şaşırmıştık. Bahçeli müstakil evlerde oturmak bile Londra'daki en ücralardaki evden daha ucuzmuş. Ancak Londra'daki kadar çok aktivite olmuyor tabi diğer şehirlerde. Buralarda hayat daha çok okuyalım, işe gidelim eve gelelim tarzında. Birmingham'ı beğenmiştik biz, güzel bir şehir.
Birmingham Back to Backs
Back to back house 2 evin tek bir duvarı paylaşarak sırt sırta vermesiyle yapılan evlermiş. İşçi sınıfı için yapılan düşük kalitede, genelde 2 odalı her biri bir katta olan evler. Yanda gördüğünüz yapı da bunun İngiltere'deki son örneğiymiş. Nasıl son örneği oluyor çok anlamadım, zira böyle birleşik evler görmüştük. Belki de bunların daha farklı bir özelliği vardır. Ama gitmeye gerek
University of Birmingham
Üniversite yemyeşil çimleriyle, koca kampüsleriyle, saat kulesiyle bize Boğaziçi'ndeki günlerimiz hatırlattı. Güney meydanın yerini tutmaz ama bir nebze yaşattı diyelim. Otobüs yerine trenle gelinirse daha rahat ulaşım sağlanır.
Birmingham Museum and Art Gallery
Avrupa tarihi ve kültürünü taşıyan koleksiyonları var. Yerel ve endüstriyel tarihini de sergiliyor. 17.yy çizimlerinin yanına Rossetti ve Burne-Jones'un da eserleri bulunuyor.
Bullring Avm
Bullring, Burmingham'ın meşhur Avm'si. Hatta windows arka plan fotoğraflarından biri de bu Avm'nin fotosu.
Birmingham Civilian War Memorial
1. ve 2. Dünya Savaşı'nda ölenlerin anısına dikilmiş bir heykel,
Burmingham Rag Market
Birmingham'ın çarşısı, pazarı. İçerisinde meyve sebze, kumaş, kıyafet, ayakkabı, hediyelik eşya, ev malzemeleri gibi farklı farklı ürünlerin satıldığı bir pazar. Ucuz olduğunu da söyleyebilirim.
Victoria Square
Tabi ki İngiltere'de her yer Kraliçe Victoria, Kral Albert, Kraliçe Elizabeth'in adını aldığı için şaşırmadık. Bu meydanın adı da Victoria.
Birmingham Cathedral
Ülkede bol bol katedral olduğu için sıradan bir ritüel haline gelen katedral gezmesi.
Gas Street Basin
Gezinin en çok sevdiğimiz yanı kanalın etrafında dolaşmak, yakınında oturmak, suyun dinlendirici etkisinden yararlanmak.
Library of Birmingham
Kütüphanenin en üst katında Shakespeare odası
bulunuyor. Oda Elizabethan dönemi yansıtmak
kuruluyor. Dünyadaki en önemli Shakespeare
koleksiyonlarından sayılıyor.
Selim ve Shakespeare karşılaşırsa
7- Manchester- 08.04.2017
Dünyadaki ilk demiryolu burada kurulmuş. UK'da kapitalizm ve komunizmin de başladığı şehir olarak biliniyor. Tabi en bilinen özelliği ise Manchester United FC futbol takımının olması. Ancak biz şehri çok pis bulduk. Kanal kirlilikten güzelliğini kaybetmiş, etrafındaki yerler örümcek ağlarıyla doluydu. Yerler de çöplerle doluydu. O yüzden biraz hayal kırıklığına uğradık.
People's History Museum
Geçmişten günümüze insanların yaşamlarını anlatan müze. İnsan haklarından, ezilen işçilerden bahsediyor. Günde 16 saat çalışan işçilerin hayatlarını anlatıyor.
The John Rylands Library
İlginç tasarımıyla kiliseden bozma bir kütüphane. Girer girmez ne kadar tarihi bir yer olduğunu düşünüyorsunuz. İçerde Locke, Descartes, Kant gibi düşünürlerin de resmi bulunuyor.
National Football Museum
Dünyanın en büyük futbol müzesi. Girişi ücretsiz. Ancak görevli bize donation yapmazsanız sizi alamam dediği için bir şeyler verdik. Adından da anlaşılacağı gibi futbola ait öğeler bulunuyor. Bunlar arasında futbol topları, eski spor kulubü üyeleri, kupalar, eski formalar, hakem düdükleri, futbolcuların eski ayakkabıları, İngiltere futbol ligini kuran William McGregor'un büstü bulunuyor.
Castlefiled Urban Heritage Park
Etrafında Victoria evleri ve kanal üzerine kurulmuş Roma kalesini bulabileceğiniz göletin de bulunduğu park.
Albert Square
Kral Albert'ın anıtının ve başka anıtların da yer aldığı bir meydan.
Diğer görebileceğiniz yerler: Manchester Town Hall, Gay Village- Canal Street
8- Liverpool-08.04.2017
Çok hoş bir liman kenti. Hist106'dan hatırladığımız Üç Köşeli Ticaret Sistemi'ni Liverpool gemi sahipleri ve tüccarları geliştirmiş. Sizin için şemasını çizdim:) Tabi bu köle ticareti İngiltere'ye utanç olarak yeter.
Ayrıca önemli bir olaya daha var. Büyük İrlanda Patates Kıtlığı nedeniyle pek çok İrlandalı Liverpool'a gelmiş ve bır kısmı da buradan Amerika'ya devam etmiş. Bu nedenle İrlandalı nufusu çok artmış.
Museum of Liverpool
Zenci aktivistler, zencilerin tarihi, The Beatles grubu, Liverpool demiryolları, Lgbt, araştırma projelerinin olduğu bölümler var. Hayat hikayelerinin anlatıldığı ekranlar da bulunuyor.
International Slavery Museum
Museum of Liverpool'un içerisinde. Eski zamanlardan bu yana kölelerin hayatını anlatıyor.
Merseyside Maritime Museum
Özellikle Titanic bölümü dikkat çekiyor. Titanikle batan ve sonradan çıkan eşyalar, anlatılmayan hikayeler vs.
Liverpool One -avm
Livepool'un ünlü Avm'si. Bayağı büyük bir yer. Birkaç binadan oluşuyor. Bizdeki Avm mantığından farklı olarak ortası açık, köprülerle bağlantı kurmuşlar. Ayrıca Avm'nin yanında büyük bir meydan bulunuyor. Güneşlenmek isteyenler çimlerde oturmayı tercih ediyor.
Mathew Street
The Beatles müzik grubunun konser verdiği yerler olması hasebiyle ünlü bir mekan.
Pier Head
Burası Liverpool'un merkezinde bir nehir kıyısı. Güneşin olduğu vakitte güzel görünüyor. Vakit geçirmeye değer, kıyı boyunca yürümelik bir yer. Sıcak vakitte geziliyorsa dondurmacılar daima etrafta oluyor. Her taraf insanlarla dolup taşıyor. Özellikle güneşli bir günü insanlar kaçırmak istemiyor. Albert Dock (iskele)'nin bulunduğu yere de gidilebilir. Caddelerinde de gezilebilir.
9-Warwick ve Coventry
Burada oturan arkadaşlarımızı ziyarete gelmişken tabi ki hem civarı dolanalım hem de buraya yakın olan Shakespeare'in köyünü görelim dedik.
Warwick University
Gelmişken tabi ki Warwick Üniversitesi'ni de orada doktora yapan arkadaşlarımız vesilesiyle gezdik.
Stratford-upon-Avon
Shakespeare'in köyü olarak bilinen Stratford-upon-Avon bu nedenle turistleri çekiyor. Şirin mi şirin bir İngiliz kasabası olan bu yerde çarşıyı gezebilir, Shakespeare'in evini ziyaret edebilir ve hediyelik eşya alabilirsiniz. Bizim ilgimizi sanırım en çok çarşıdaki baykuşlar olmuştu. Ayrıca bir tepede açık açık hava tiyatrosuna denk gelmiştik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder