İtalya/Milano ve Genova


İtalya/Milano

Venedik'ten sonraki 2. durağımız Milano'ydu. Burada tek beğendiğim yer  Galleria Vittorio Emmanuele II oldu. Bu şehri hep sivrisineklerle doluydu diye hatırlayacağım maalesef. Neredeyse şehrin her yerinde vardı ve gezi boyunca da sonrasında da bizi rahatsız ettiö bu nedenle şehirden pek de zevk alamadım. Küçük bir şehir olduğunu söyleyebilirim. Çeşitli üniversiteleri bulunuyor. O zaman haydi başlayalım anlatmaya. 

Galleria Vittorio Emmanuele II


En beğendiğim yerden başlıyorum Milano'ya. Açıkçası burayı gördüğümde çok etkilenmiştim. Tüm Avrupa'nın en beğendiğim yerlerinden olduğunu söyleyebilirim. İhtişamı, zerafeti beni benden alan bu yapı ''Milano'nun çizim odası'' olarak da anılıyormuş. İsmini aldığı Vittorio Emmanuele II, İtalya Krallığı'nın ilk hükümdarlarıymış. Mimar Giuseppe Mengoni tarafından tasarlanmış. Bu muhteşem pasajın içinde Prada, Gucci, Louis Vuitton gibi ünlü markaların mağazalarına ve 1867'de kurulan Cafe Biffi restoranına rast gelebilirsiniz.  
















Milano Katedrali/Duomo di Milano


14.yy'da inşa edilmeye başlanmış 20.yy'da yapımı tamamlanmış beyaz mermerden oluşan Avrupa'nın 4.büyük katedrali olan gotik bir yapı. Giriş ücreti £3. Yapımına romanesk mimari tarzı ile başlanmış ancak daha sonraları moda olan Fransız gotik usulü ile devam edilmiş. 




katedralin içi bu şekilde

Bu katedralin önemlerinden biri de Madonnina (Küçük Modonna) yani Bakire Meryem anlamına gelen heykelin burada bulunması. Karanlık ve sisli havalarda dahi görünsün diye altından yapılmış bir heykel. Tabi altından yapılan bir şeyin çalınmaması mümkün değil. Heykel birçok defa helikopterlerle çalınmaya çalışılmış ancak başarılı olunamamış. Daha sonraları katedralin tepesinden alınıp içine taşınmış.




Montenapoleone



Milano Katedrali'ne ait bir de müze bulunuyor. Katedral biletinizle ücretsiz olarak girebiliyorsunuz. Müzede bol bol heykel seyreyledik diyebilirim. 

Biz bu heykelleri Doctor Who'daki whiping angellara benzettik.

Leonardo da Vinci Meydanı

























Galeria Vittorio Emanuele'nin bir kapısından çıktığınızda karşınıza çıkan meydan. Sıcak günlerde birazcık gölgeye ihtiyaç duyarsanız ağaçlar yardımcı olacaktır. 


Brera Bölgesi

Şehrin en eski yerleşim yerlerinden Brera şimdilerde sanat galerileriyle ünlü bir bölge. Sokak aralarında doyasıya gezinebilirsiniz. Bir şeyler yiyip içmek istediğinizde kafeler sizi karşılayacaktır. 





Garibaldi sokakları 



Navigli bölgesi



150 km uzunluğundaki kanal 12. yy'da yapılmış. Kanal boyunca gezinti yapmak, etrafındaki kafeleri, dükkanları izlemek keyifli. Dilerseniz lezzetli bir dondurma eşlik edebilir gezintinize. 



Sforzesco şatosu 



15.yy'da inşa edilen şato çok geniş bir parkla çevrili. Sıcak günlerde gidiyorsanız burayı gezerken başınıza güneş geçme ihtimali çok yüksek, hazırlıklı gelmek gerek. 





Sampione parkı




Parkta oturup ferahlatıcı bir şeyler yemek gerek. 

Orman Ev/Giardino de Castillia-Bosco Vertıcale

Isola bolgesinde bulunan bu ev dünyanın ilk dikey ormanı özelliğini taşıyormuş. 27 katlı bir konut olarak tasarlanmış. Mikro klimatik bir ortamda her daire bitkiler ve ağaçlarla kaplı bir balkona sahip. Yıllık enerji harcamasını azaltmayı amaçlıyormuş bina. Bizce çok ilginç bir tasarım. 






Brera sanat galerisi

16.yy'da inşa edilmiş bir saryın içerisinde 18.yy'da imparatoriçe Maria Theresia tarafından kurulmuş bir galeri. Orta avluda bir Napolyon heykeli bulunuyor. 

Neler yedik?
Tabi ki Turkish kebab

Kebapçı Santa Marta-Mentana bölgesinde 



Fagottini



Dondurma ve meşhur italyan tiramisusu




Mobike ismi verilen bisikletlerden kiralayabiliyorsunuz. 


Diğer gezilecek yerler için önerim Como Gölü ve köyler olabilir. Ancak biz uzak olduğu için tercih etmedik. 

Genova

Milanodan Kristof Kolomb'un doğduğu liman kentine geçiş yaptık.

Ferrari Meydanı/Piazz de Ferrari


Genova deyince akla ilk gelenlerden biri de Ferrari Meydanı'dır herhalde. Şehrin sembolik ve uğrak noktası. 19.yy neo barok yapıları Liguria'dan gelen heykelleri birleştiren gösterişli bir meydan. 


Neptune

Karayip Korsanları'ndaki gemiyi andıran bir gemi daima limanda bulunuyor. İçerisindeki neptune heykeli dikkat çekiyor. 






sottoripa bolgesinde renkli şemsiyeler

Aslında tüm sokaklara bu şemsiyelerden koymuşlar. Hem rengarenk güzel bir hava katmış hem de güneşten korunmak için iyi bir yöntem.






Christopher colombus house/Casa di Colombo/Kristof Kolomb'un evi 



Porta Soprana kapısının hemen yakınında bulunan Kristof Kolomb'un doğduğu ev olarak bilinen yer aslında şimdi müze. Evin kapısı hemen bir manastırla kesişiyor.



Porta Soprana/Eski Sur kapısı

Cenevizlilierin Frederick Barbarossa'dan korunmak için 12.yy'da yaptıkları Orta Çağ Kapıları 4 yılda tamamlanmış.





Belediye sarayı



Genova Katedrali



Gotik-Romanesk usulü katedral 12.yy'da inşa edilmiş. Zebra çizgileri kullanılmış.Biz katedral gezmekten yorulmuş gençlere de kısaca bir bakmak düşüyor.

Ayrıca sokaklarda gezinmeyi ihmal etmemeli.



Boccadasse deniz kenarı



Burası Cenova'da en önerebileceğim yer diyebilirim tabi eğer güneşin altında kavrulmamızı satmazsak. Manzara inanılmaz güzel. Gerçekten bir Akdeniz ülkesine geldğinizi hissettiğimiz an en çok da burada manzarayı izlerkenki anlarımızdı. Uçsuz bucaksız deniz ve renkli evleriyle adeta bir görsel şölendi. Taşlı ve daracık sahilinde bile denize giren pek çok insan olduğunu görmek bizim için çok şaşırtıcıydı.





Akvaryum



Neler yedik?

Temmuz'un sıcağında dondurma olmazsa olmazımızdı. Dondurma çeşitlerinden biraz bahsedip tavsiyeler verebilirim. Ananaslı, kavunlu, çilekli, sütlü, tiramisu, limonlu, nutellalı, çikolatalı dondurmalar güzeldi. Tiramisuluya dikkat etmek gerek, bazı yerlerde içine alkol de katıyorlar. Black cherry, Honey and ginger'ı tavsiye etmem. Karpuzlu için de eh işte diyorum.




Accinghe del mar ligure

Bunu tatmak istemiştik. Bildiğimiz hamsi çıktı. Deniz ürünlerinde nadiren sevdiklerimdendir hamsi.




sottoripa'da deniz kenraında bir büfe



Pestolu makarna

Pesto İtalyanların bolca tükettiği, fesleğen ve sarımsaktan yapılan bir sos.



Façaça(focaccia) diye okunan kaşarlı fesleğenli hamur işini yedik. Ayrıca  soğanlısı harikaydı.








Ek bilgi: gidiş geliş 100 dklık biletler 1,5 euro imiş.

Genova'dan sonraki durağımız Floransa olacak inşallah. Takipte kalın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder