Washington DC: ABD'nin başşehri

Washington D.C. yaşadığımız ve Allah izin verirse 5 yıl boyunca yaşayacağımız şehir. Amerika Birleşik Devletleri'nin başkenti. Ankara'dan farkı var mı derseniz arabasız seyahat edilmiyor ve inanılmaz nemli ve sıcak oluyor.

Washington D.C, Amerika Birleşik Devletleri'nin (the United States) başkenti sayılan District of Columbia aslında Amerika'nın 50 eyaleti arasında sayılmıyor ve özerk bir bölge olarak kabul ediliyor ve doğrudan federal devlete bağlı oluyor. D.C. sakinleri oy kullanamıyor ve parlementoda temsil edilmiyor. Plakasında bile bunu anlatıyorlar: End Taxation Without Representation. Yani temsil edilmesek de vergi ödüyoruz, yeter artık diyorlar. Eyaletlerin plakalarının mottolarını merak ederseniz bu linkten öğrenebilirsiniz. Porto Rico da 51.eyalet olmak istiyormuş. Porto Ricolular ABD vatandaşı sayıldıkları halde parlementoda temsil edilmiyorlar.



Diplomasi, politika, askeri ve istihbarat teşkilatının merkezi olarak bilinen eyalet tarihi ve politik pek çok turistik destinasyona ev sahipliği yapıyor. Eyaletin adı bir diğer eyalet olan, başkenti Seattle olan Washington eyaletiyle karışabiliyor. Ancak Washington D.C., East Coast tarafında, bol bol üniversite yerleşkelerinin olduğu kısımda yer alıyor. D.C.ye en yakın eyaletler doğuda Maryland, güney batıda ise Virginia eyaletleri.  Eyaletin en bilinen özelliği sanırım Amerikan başkanlarının resmi konutu olan Beyaz Saray'ın burada bulunması. ABD'nin ilk başkanı George Washington (1789'da göreve başlıyor) , 45. başkanı ise Donald Trump (2017'de başladı). Daha önce Obama, ondan önce George W. Bush, Bill Clinton ve bir önce de George H. W. Bush (Bush'un babası) görevdeydi.

Başlıca Yerler
National Mall
1-The White House/Beyaz Saray
2-United States Capitol/Amerikan Kongre Binası
3-Library of Congress
4-Pentagon (VA)
5-National Mall and Memorial Park

6-National WWII Memorial
7-Lincoln Memorial/Lincoln Anıtı
8-Washington Monument
9-Jefferson Memorial
10-United States Botanic Garden/ Botanik Bahçesi
Müzeler
11-Smithsonian Castle/ Enstitü
12-National Air and Space Museum/Ulusal Hava ve Uzay Müzesi (Smithsonian)
13-National Museum of Natural History/ Ulusal Doğa Tarihi Müzesi (Smithsonian)
14-National Museum of American History (Smithsonian)
15-National Portrait Gallery (Smithsonian)
16-National Postal Museum (Smithsonian)

17-National Archieves Museum

18-Smithsonian's Arts + Industries Building

19-National Zoological Park (Smithsonian)

20-Rock Creek Park
Rock Creek Park Nature Center
Horse Center
21-National Christmas Tree
22-Supreme Court of the United States/Amerikan Yuce Mahkemesi Binasi
23-Washington National Cathedral
24-Kennedy Center
25-Union Station

26-Georgetown Bölgesi
27-Bethesda Bölgesi
28-China Town
29-Diyanet Center of America (Maryland)

30-Six Flags America-Aquapark (Maryland)

31-Alexandria (Virginia)

32-Annapolis (Maryland)

33- United States Naval Academy (Maryland)

34-Üniversiteler:

American University
Georgetown University
George Washington University
George Mason University (Virginia)
Howard University

Catholic University of America

35-Alışveriş yerleri
Walmart
Ikea
Tanger Outlet
T.J. Maxx
Macy's
36-Yemek Yerleri
Uygur Restoranı
Merkezden kareler
American dreams evleri

37-Rodeo Boğa Turnuvası (Virginia)

Gezilecek yerler

1-The White House

8 yılda yapımı tamamlanan saray 1800 yılında kullanılmaya başlanmış. İngilizler tarafından yıkılınca yeniden inşa edilmiş. Şimdilerde en çok ziyaretçi alan yerlerden. Tabi ki etrafı çevrilmiş ve güvenlik tarafından korunuyor ve ancak uzaktan görebiliyoruz. Neo-klasik tarzda bir yapı.

Ayrıca, haberlerde duyduğumuz 'Beyaz Saray'dan gelen bir açıklamaya göre' şeklinde ifade aslında ABD devlet başkanının veya ABD'nin kararlarından bahsetmek amaçlı mecaz-ı mürsel olmuş bir ifade. 

Beyaz Saray'ın içini gezmek için önceden başvuru yapıp ülkenizin Büyükelisi veya DCM'i ile beraber ziyaret etmeniz gerekmekte. 

2-United States Capitol/ Amerikan Kongre Binası

Capitol Hill bölgesinde yer alan Capitol'un yapımı 1800'de tamamlanmış.

3-Library of Congress

Amerika'nın ulusal kütüphanesi ve en eski kültür yapısı.

4-Pentagon

Virginia eyaletinin Arlington County'sinde bulunan ABD Savunma Bakanlığı Merkezi. Beşgen şeklinde tasarlandığı için Latince beşgen anlamına gelen pentagon olarak isimlendirilmiş. 11 Eylül olaylarında kaçırılan bir uçak da Pentagon'u hedeflemiş ancak yolcular nedeniyle başarılı olamamış. Ziyaret için rezervasyon gerekmekte ve cevap gelmesi 14 günden 90 güne kadar sürebilmekte.

5-National Mall and Memorial Park    

Yürüyüş yapıp Kongre Binası, Reflecting Pool, Lincoln ve Washington Anıtı'nı seyredebilirsiniz.

6-National WWII Memorial



2. Dünya Savaşı'na katılan askerlerin anısına 2014 yılında açılmış. Bu ülkede asker olmak (veteran) çok değerli kabul ediliyor ve savaş veteranlarının akrabalarına okullarda burslar, pek çok yerde öncelikler, indirimler sağlanıyor. Bu yapı eyaletleri, federal bölgeleri ve District of Columbia'yı temsil ediyor. Etrafını 56 granit sütun ile çevrelemişler.

7-Lincoln Memorial

16. Amerikan başkanı Abraham Lincoln anısına inşa edilen anıtın yapımı 1922 yılında tamamlanmış. Anıtın güney duvarında Lincoln'un Gettyburg Söylevi yer alıyor. Amerika, çok kısa bir tarihi olan bir kıta olduğu için Avrupa'da gezdiğimiz yerler gibi çok eski tarihe dayanan yapıtlardan bahsedemiyoruz. En eski yapılar 1800lere ait oluyor genelde. Pek çok yapı da yakın zamanda inşa ediliyor.

8-Washington Monument / Vaşington Anıtı

1885'te yapımı tamamlanan dikilitaş, George Washington'ı anmak için inşa edilmiş. Mimar Robert Mills tarafından tasarlanmış. Dünyanın en uzun obeliski sayılıyormuş. İlginç bir bilgi: Üzerinde Osmanlı Devleti'in hediye ettiği Ziver Efendi'nin beytinin yer aldığı bir kitabe bulunuyormuş.

9-Jefferson Memorial

3. ABD başkanı Thomas Jefferson anısına kurulan anıtın 1943 yılında Neo-klasik tarzda yapımı tamamlanmış. Bronz heykel ise 1947 yılında eklenmiş.

10-United States Botanic Garden

 En sevdiğim yerlerden biri olan botanik bahçesi içeri girer girmez sizi renk cümbüşüyle karşılıyor. Birbirinden farklı çeşitlerde bitkilerin olduğu bahçe hem görsel bir şölen yaşamak hem bitilerin o güzel havasını solumak hem de fotoğraf çekmek için ideal bir yer.



Bitkilerin gelişimi sağlansın diye içerisi sıcak tutulmuş. Buz gbi kış gününde bile içerisi sıcacıktı.



O kadar beğendim ki en çok fotoğrafı ona ayırdım.



Ekolojik ve estetik bir deneyim sizi bekliyor. Hiç durmayın koşun. Ayrıca giriş ücretsiz (free admission). 1850 yılında açıldığını da ekleyelim.



Müzeler
Bu linke tıklayarak da ücretsiz gezebileceginiz 15 müzeyi inceleyebilirsiniz. Ayrıca Smithsonian ailesinin finanse ettiği ve girişin ücretsiz olduğu 16 müzeyi (hayvanat bahçesi dahil) ziyaret edebilirsiniz.

11-Smithsonian Castle/ Enstitü



Enstitünün ofislerinin ve ziyaretçi merkezinin bulunduğu bina, ailenin ironik yapısı olmuş durumda. 1855 yılında yapımı tamamlanmış. Norman tarzındaki mimarisi nedeniyle şato olarak adlandırılmış.

12-National Air and Space Museum/Ulusal Hava ve Uzay Müzesi

Dünyadaki en eski hava aracı ve uzay aracı koleksiyonu bu müzede bulunuyor. 1976 yılında açılmış ve 2014 yılında dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi rekorunu kırmış. Neil Armstrong ve Buzz Aldrin'in ilk kez insanlı hava aracı olarak içinde uzaya uçtuğu Apollo 11 modülü, Friendship 7 kapsülü, ses engelini kıran Bell X-1 ve ilk motorlu uçağı yapan Wright kardeşlerin uçağını görebilirsiniz. Müze, gezegen bilimi, jeoloji ve jeofizik alanında da araştırmalar yapıyor.

13-National Museum of Natural History

1910 yılında açılan müzede 200'e yakın bilim adamı doğa bilimlerinde araştırma yapıyormuş. 126 milyondan fazla doğa bilimleri örneği ve eserler sergileniyor. Gerçekten o kadar parça var mı diye düşünmeden edemiyor insan.

14-National Museum of American History

15-National Portrait Gallery

Ünlü Amerikalıların sanat eseri portrelerinin, ABD başkanlarının portrelerinin sergilendiği bir müze. Ücretsiz müzelerden. Üst katında Venedik'in üflemeli camlarıyla ünlü Murano adalarından gelen cam vazoların da sergilendiği bir yer var. 

İronik bir şekilde müze şu yazıyla açılıyor. Müzemiz beyaz-Avrupa kökenli-zengin-erkeklerin portre eserleriyle doludur. Müzemiz bu dengesizliği kabul eder. Bu şekilde dürüst ve trajikomik bir şekilde başlangıç yapmışlar. Aralara da ill college eğitimi alan kadın Jane Addams ve birkaç feminist öncü kadının portresini koymuşlar. 

17.yy'dan 20.yy'a kadar eserleri sergiliyorlar. 

Venedik'in Murano Adası'ndan gelen cama bakan bu maviş kızın portresini çok beğendim. 

Havadar olmayan bir de bahçesi var. Güzel görünse de kokusu hoşuma gitmedi.

16-National Postal Museum (Smithsonian) 

Union Station's hemen yanında bulunan müze 1993 yılında açılmış ve ABD ve diğer ülkelerin posta tarihini anlatıyor. Mesela eskiden Boston-New York yolunda atlarıyla görev yapan postacılar otobanlar olmadığı için ormanlardan geçiyor ve geçtikçe ağaçlara baltayla çentik koyuyor ki sonradan gelen postacılar da o izi takip etsin. At arabalarıyla posta hizmeti veren postacılardan günümüz modern araçlarıyla posta hizmeti veren postacılara kadar hepsi yansıtılmış. 

Posta uçakları, posta arabaları ve posta at arabalarını görebiliyorsunuz. 

Ayrıca 6 tane posta pulu hediye hediye ediyorlar, siz seçiyorsunuz. Ben hediyelerimi defterime yapıştırdım bile. 

17-National Archives Museum

Declaration of Independence (Bağımsızlık Bildirgesi), Constitution, ve Rotunda'da olan Charters of Freedom için Bill of Rights'ın orjinal yazılı hallerinin bulunduğu müze. Aşağıdaki fotoğrafta insanların baktığı yerde orjinalleri bulunuyor. Yazıları belli belirsiz biraz silinmiş ve çok büyük kağıtlara yazılmış. 

18-Smithsonian's Arts + Industries Building

19-Smithsonian National Zoological Park

Rock Creek Park içerisinde yer alan hayvanat bahçesi oldukça büyük. Pek çok hayvanı görebilmek için erkenden gitmek gerekiyor. Havalar soğuk oldukça hayvanları içeri alıyorlar. Bazı hayvanları besleme saatinde ziyarete açılıyor, onları da izlemek için takip etmek gerekiyor o saatleri. Çok büyük ve yokuşlu olduğu için bir hayvandan diğerinde gitmek için bayağı yürümeniz gerekiyor. Pandadan file, zebradan, kurta, ilginç memelilerden, su canlılarına oldukça farklı türleri görmeniz mümkün. biz hayatımızda görmediğimiz pek çok türle karşılaştık.

20-Rock Creek Park

Mahallemizin ormanı. O kadar alıştık ki Londra'da mahallemizde park olmasına Regents Park gibi, burada da farklı versiyonunu bulduk. Çok büyük bir alan kaplayan ormana yürüyüşe gidiyoruz arada. Sonbaharda yaprakların dökülmesiyle aldığı bu hali, toprak rengi yaprakların oluşturduğu görüntüyü çok seviyorum.

Rock Creek Park Nature Center

Horse Center

At binmek isteyenlerin veya eğitim almak isteyenlerin buraya gelip tur atabilecekleri bir yer. Biz de atları ziyaret ettik.

21-National Christmas Tree

22-Supreme Court of the United States/Amerikan Yuce Mahkemesi Binasi

23-Washington National Cathedral

1907 yılında yapımına başlanmış ve 83 yıl sürmüş tamamlanması. Dünyanın en büyük ilk 10 katedrali arasında. Neo-gotik tarzda inşa edilmiş.

24-Kennedy Center

Konser, opera ve tiyatro salonu olan Kennedy Center'da sıklıkla pek çok etkinlik oluyor. Biz de yılbaşı etkinliklerinden ücretsiz olan bir Messiah etkinliğine gittik. Sing along olduğu için salondaki dinleyicilerin çoğu orkestrayla beraber söyledi. Sanki hepsi orkestrada çalışmış gibiydi. Okullarda müzik eğitimi olduğu için ve çoğu kilisede müzik eğitimi aldığı için bayağı biliyorlarmış.

Konser salonu oldukça doluydu. Ücretsiz etkinlik olduğu için dışarıda inanılmaz bir sıra vardı. Tüm Amerikalılar oraya akın etmiş gibiydi.

25-Union Station

Her hafta 2 defa uğrak yerim olan otobüs ve tren garı. Şehirlerarası ulaşımın merkezi. New York'a okula giderken otobüse bindiğim yer burası oluyordu. 

Sabaları hep koşturarak geldiğim ve dönüşte de hep gece 1-2de indiğim için restoranlara pek de bakabilme fırsatım olmamıştı. Sonradan National Postal Museum'a gelince buraya da bakmaya geldim. 

26-Georgetown Bölgesi

Potomac Nehri kıyısında bulunan bölge Georgetown Üniversitesi'nin bulunduğu bölge. Ben burayı Bebek sahiline benzetiyorum. Washington D.C.nin en lüks ve pahalı bölgelerinden. Kafelerle dolu gençlerin takıldığı bir bölge. Ancak maalesef en eski yerlerden olduğu için bol restoran olduğu için iyi yorumlar duymadım hakkında, fareli hikayeler duyduğum için orada bir restoranda oturmak veya yaşamak istemem. Yalnızca mis gibi havada ziyaret edip fotoğraf almak bize yeter.

Manzaraya bakarak yürüyüş yapmak sizi Bebek sahilinde hissettirecektir.

27-Bethesda bölgesi

Yine D.C.nin en zengin yerlerinden. Varlıklı ailelerin evlerinin bulunduğu bölgede bir de Apple store var, ayrıca mağazalara girip alışveriş yapabilirsiniz.

28-China Town 

New York'taki gibi şaşalı olmasa da şehrin merkezinde mahalleri olan yegane milletlerden. Her önemli şehirde illa ki mahalleleri oluyor. Londra'da da ilgi çeken bir mahalleleri vardı ve yine kapıları bu şekildeydi. Yalnız D.C'deki mahalle önemini yitirmiş ve küçük bir yer haline gelmiş. Her halükarda gösterişli kapıları bile farkında olmanızı sağlıyor.



29-Diyanet Centre of America

DC'de veya civarındaysanız Maryland'taki Diyanet'in kompleksini ziyaret edip bir vakit namaz kılmadan, bir programa katılmadan ayrılmayın derim. Hatta hamam bile bulunuyor.

30-Six Flags America

Aquapark da içeren zincir bir temapark burası. Eylül ayında gittik yıllık pass alıp $130 ödeyerek. Tekrar gidebilir miyiz bilmiyorum ama tek seferlikten daha uyguna geldi. 11le 7 arası açık oluyor. Biz heralde 5 saat durduk. Aquapark gerçekten çok eğlenceliydi. Kaydıraklara çıkmak çok yorucu ama kaymak eğlenceli. Hoparlör şeklinde ve sarmal şeklinde kaydırakalr var. Hatta bir de çok dik bir kaydırak var simitle kayıyorsunuz, o bayağı korkutucuydu. 

Gokart'ı da çok sevdiğimiz için denemeye karar verdik. Küçük bir alan içerisinde dönüp duruyorduk ama yine de zevkliydi. 

Ride'lar arasında olmasına rağmen çok ıslandığınız için haşema giymekte fayda var. 

31-Alexandria Old Town

32-Annapolis

Bir marina turuna ne dersiniz

Irish dükkanlarına denk geldik çarşıda.

33- United States Naval Academy

34- Üniversiteler

D.C. deyince akla ilk gelen alan politika olduğu için tabi ki üniversiteleri siyaset biliminde ünlü.

American University

Eşimin üniversitesi olduğu için sanırım ilk American University'nin kütüphanesinden bir kare ekledim. Karşıda uzaktan görülen yapıda ibadethane var. Her dinden insanlar için ayrı ayrı odalar tahsis edilmiş, böylelikle mescidinde rahatlıkla namaz kılabiliyoruz. Bu ibadethane neredeyse hiç boş kalmıyor. Akşamları hintliler önünde ayin yapıyor, içeride Katolik bir grup daima bir buluşma gerçekleştiriyor. Budist duaları okunuyor. Pek çok farklı dinin ibadetiyle karşılabilirsiniz. Çoğu zaman Katoliklerin sıkı birlikleri oluyor ve onların çocuklarına özel burslar veriliyor okullarda.

Georgetown

George ile başlayan üniversiteler serisinde en iyi derecesi olan üniversite. Mescidi gerçekten aktif; konferanslar, etkinlikler düzenliyorlar. Biz de Recep hocanın geldiği bir konferansa katılmıştık.

Georgetown'ın mescidinden de bir kare paylaşmak istedim. Buralarda çok takılıyoruz. Buranın Islamic Center'ı çok etkin. Sıklıkla konuşmalar, etkinlikler düzenleniyor, cuma namazı kılınıyor.

 Kütüphane gibi kullanılan sanatsal çalışma yeri:) Bu kadar sanatsal ortamda çalışmak beni motive ediyor.  Ama girişte olduğu için etkinliklerin hemen yanıbaşında oluyor ve ses gelebiliyor.

Georgetown'da bir cuma namazından alındı kare. Mescidinde daima cuma kılınıyor ve çıkışta pizza ikramı da oluyor. İmamın kıraatini çok beğendik, hutbe de güzel oluyor. Mescit genelde doluyor, çıkışta arkadaşlarınızla karşılaşabiliyorsunuz derken velhasılı kelam sohbet, muhabbet güzel bir ortam oluyor.

George Washington

Boğaziçi'nde bazı bölümlerin exchange anlaşması olduğunu duyduğum bir üniversite. Psikoloji departmanı HIV üzerine yoğunlaşmış.

University of Maryland

Maryland eyaletinde olmakla birlikte DC'ye çok yakın ve ismi bilinen üniversitelerden. Çok büyük bir kampüsleri var ve devlet üniversitesi.

George Mason University

Virginia'da bulunan bir üniversite. 

Howard University

Zenci öğrencileri desteklemek amacıyla kurulmuş olan üniversitenin çoğu halen zenci akademisyenler ve öğrencilerden oluşmakta.

Catholic University of America

Katoliklerin desteklediği, ilahiyatın da bulunduğu ve diğer alanların da katolik ilahiyatıyla bağlantılı çalışmalar yaptığı bir üniversite.

Turkish Festival

35-Alışveriş yerleri

Walmart

Amerika'daki en ünlü market olmalı. Diğer marketlere göre uygun sayılabilen fiyat ve kalitesiyle her daim uğrak yerimiz. Evimize yakın bir şubesi olduğundan bir aktivite olarak Walmart gezisi yapıyoruz. 😂 Crescent markalı helal tavuk da satıldığı için tavuklarımızı da Walmart'tan alıyoruz.

Artık Walmart ailesiyle tanışıyoruz. Bizi gören görevliler 'ben sizi tanıyorum, burada hep görüyorum demeye başladı'. Artık gelmediğimiz günlerde nerde kaldılar diye düşünüyorlardır herhalde. Londra'dayken de Tesco'da tanınırdık. Tesco çok uygun fiyatlı bir yer olmamasına rağmen Walmart ondan pahalı. Mesela Tesco'da indirime girdiğinde 1.5 sterline aldığımız Boursin peyniri burada 6.49 dolar Giant'ta.  Artık İngiltere-Amerika karşılaştırması yaptığım bir yazı yazmam şart oldu.

Walmart'ta Halloween teması

HelalCo

Türk ürünleri-salça, peynir, halley, pişmaniye- ve helal ürünler-sosis, sucuk, et- bulabileceğiniz bir market. Türk marketi pek yok DC'de ancak bu tarz marketler var. Bize aralarında daha temiz geliyor bu.

Ikea

Ev eşyaları denince hepimizin aklına gelen Ikea oluyor sanırım. Ev kurarken sık sık ziyaret ettiğimiz bir yer olmuştu.

TJ Maxx

İngiltere'deki TK Maxx'ların muadili olarak TJ Maxx var burada da. Aslında TK Maxx da TJ Maxx'ınmış, yani İngiltere'deki muadil oluyor bu durumda. Her fiyat skalasından ürünlerin bulunduğu kıyafetten çantaya, aksesuardan ev eşyalarına pek çok çeşit eşyanın satıldığı bir mağaza.

Tanger Outlets

Columbia, Polo, Calvin Clein, H&M gibi pek çok sayıda mağazanın outlenin bulunduğu büyük bir alışveriş bölgesi diyebilirim. Bizim favorimiz Columbia tabi ki. Waterproof spor ayakkabılarını önerebiliriz.

36-Yemek Yerleri

Hunan Village Chinese Food

Çin yemekleri yapan helal bir mekan. Mongolian Beef ve General Two's Chicken yemiştik. İkisi de çok lezzetliydi ve yanında sade pilavı da geldi. Favorim beef oldu. Mongolian Lamb'i o kadar da beğenmedik. 

Bewadi Mediterranean Grill and Sweets Cafe

Arap yemekleri yapan helal bir mekan. Sahibi doktorasını tamamladıktan sonra restoran açmaya karar vermiş. Yemekleri lezzetli. Biz kebseyi özellikle seviyoruz. 

Dolan Uygur restoranı

Akivva Restoran

Lezzetli kebap ve döner yapan bir Türk restoranı.

Walmart

Favori tatlımız Pecan pie. Aşağıda gördüğünüz tatlıların her biri 50 cent. Sakın potato pie denemeyin. biz her birini denesek de Pecan pie'ı sevebildik bir tek. Cevizli tartı bir ara her akşam tüketiyorduk. burada cevizin hem walnut hem de pecan olan türü tüketiliyor. Türkiye'de bildiğimiz türü daha çok walnut. Biz her ikisini de seviyoruz.

National Mall'deki seyyar araba büfeler

The Potter's House

Kitap kafe konseptini seviyorsanız burası tam size göre bir yer. Bir yandan kahvenizi içip bir yandan ders çalışabilirsiniz. Gelenler uzun saatler oturuyor. Tatillerde kalabalık olduğunu unutmayalım.

Merkezden manzaralar

Cadılar bayramı dolayısıyla evinin önünü müzeye çeviren bir Amerikalı:)

Georgetown Üniversitesi'nin karşısındaki rengarenk evler:

Burada evler genelde American dream'e uygun şekilde 2 katlı, garajlı ve bahçeli.

37-Rodeo Boğa Turnuvası (Virginia)

Beyaz Amerikalıların milli sporu boğa üzerine çıkarak üzerinde kalmaya çalıştıkları kovboy eğlencesi olan ünlü Rodeo turnuvalarına bilet aldık ailemizle. Bu bir Kuzey Amerika yarışma geleneği. Kişi başı $35dan en arka sıraları alabildik. Ön taraflar  $200dı ama zaten boş yer olduğu için ön taraflara da geçebildik. Eagle Bank Arena'da yapıldı. PBR Challenger Series diye geçiyordu. Boğaların beklediği 6 farklı kapı var sırayla kapıları açıyorlar o sırada yarışmacı, boğanın üstüne binmiş oluyor ve üzerinde kalmaya çalışıyor. Max 8 sn kalan oldu. Kimileri daha kapı açılır açılmaz düştü. 3 kişi, yarışmacı ezilmesin diye boğayı takip ediyor üzerine gelirse o kişiyi korumaya çalışıyor. Yarışmacı boğayı tek elle tutuyor, iki elle tuttuğu zaman zamanlamayı durduruyorlar. Demirden bir kask takıyorlar. Atlı bir görevli de boğa arenada dolaşmaya devam eder ve içeri geri gitmezse halat atarak boynundan tutup onu götürmeye çalışıyor. Sivri kısımlarıyla insanlara zarar vermesin diye boynuzlarının uçlarını kesmişler. Her boğanın farklı bir karakteri var, bazıları daha kızgın oluyor ve yarışmacılara daha haşin davranıyor. İzlemeye gelen kesim çoğunluklar Beyaz Amerikalıydı. İnsanlar kovboy şapkasını ve çizmesini giymişti. Patates kızartması  ($8)ve patlamış mısır ( $10) aldık. Biz içeri girerken bir grup hayvanların bu şekilde kullanılmasını protesto ediyordu. 

Orta ve Kuzey Amerika'da gerçekleştirilen yarışma amaçlı bir gelenek. Rodeo aslında İspanyolca'dan geçmiş İngilizce'ye. Bilirsiniz ki İspanyolların boğa yarışmaları meşhurdur. Hayvanların markalanmak üzere toplanması anlamına geliyor. Asıl olarak bir ticari faaliyetin parçası olan sürü çobanlığına ait bu işlem, zamanla geleneksel ve yarışma amaçlı bir karakter kazanmış. Amaç; bel kısmı bir kemerle sıktırılmış ve bundan rahatsız olarak vahşileşen boğanın üzerinde 8 saniyeden daha fazla kalabilmekmiş. Bizim katıldığımız turnuvada kalabilen olmadı. Hayvanın üzerinde eyer yok. Bu etkinliğe katılan Kovboylar için Bull Riders deniliyormuş. Ayrıca Bull Fighters adı verilen, Kovboy yere düştükten sonra ya da 8 saniye sonunda Kovboyun yere inmesinin ardından boğayı sakinleştirmek için alanda bulunan ve bu görevi yerine getiren Kovboylar bulunuyor.